Minik bir kralllık

monaco-t2

Avrupa’da, Akdeniz kıyısında yer alan bir şehir devlet olan Monako, iki saatte dolaşılabilecek kadar küçük bir ülke. Ama doğal güzellikleri, turizmdeki yeri ve finans sektörüyle Avrupa’da adından söz ettiriyor. Avrupa’nın jet sosyetesinin uğrak yeri olan Monako’da, denizin mavisi ve doğanın yeşilliği hiç peşinizi bırakmıyor. Monte Carlo semtindeki göşterişli kumarhaneleriyle ünlü. Yüz ölçümü bu kadar küçük olmasına karşın Monako’da, Formula-1 pisti ile bir stadyum da bulunuyor.

Hanife Baş

Monako…. Özel hayatlarından sıkça söz ettiren prens ve prensesleri, ünlü kumarhaneleri, Formula 1 yarışları ile akıllara gelen Avrupa’nın minik ülkesi. Monako Prensliği, Avrupa’da Akdeniz kıyısında yer alan bir şehir devleti. Her iki tarafı Fransa’yla çevrili olan ve havalaanının bulunmadığı ülke, Fransa’nın güney şehri Nice’den bir saatlik ulaşım mesafesinde. Yol boyunca Akdeniz’in maviliği peşinizi
bırakmıyor. Yakıcı güneşi ve kayalık dağları ilk başta gözü kamaştırsa da, zamanla alışılıyor. Monako ve çevresindeki mükemmel, deniz ve doğa manzarası etkisini ise, kalınan süre boyunca etkisini hissettiriyor.

JET SOSYETENİN UĞRAK YERİ

Bir sınırı ve gümrüğü bulunmayan ülkeye girince, ilk olarak çok katlı binalar dikkatinizi çekiyor. Bir saat içinde bütün ülkeyi dolaşabiliyor olmak insana şaşırtıcı geliyor. ‘Ne kadar küçük bir ülkeymiş’ demekten kendinizi alamıyorsunuz. Hatta yüksek bir alan olan ve Prens Albert’ın sarayının bulunduğu tepeden bakınca bütün ülkeyi kuş bakışı görebilmek mümkün. Vatikan’dan sonra dünyadaki en küçük
ikinci bağımsız devlet olan Monako, nüfus yoğunluğu sıralamasında ise, en başlarda yer alıyor. Birkaç koydan oluşan ülkede, dağların kayalıklı yapısı nedeniyle sahil şeridinde çok yoğun bir yapılaşma
göze çarpıyor.

Yapılaşmada, yer azlığı nedeniyle yüksek binalar tercih edilmiş. Balkonlu on, on beş katlı tipik Akdeniz tarzı apartmanlar insana Türkiye’deymiş hissi veriyor. Yeni binaların aralarında tarihe
meydan okuyarak kalmış eski Fransız mimarisi tarzındaki evler ise, sizi geçmişe götürüyor. Ülkeye gidenlere tarihi mekanların yer aldığı kafelerde oturmaları öneriliyor. Avrupa’nın jet sosyetesinin uğrak
yeri olan ülkede, deniz kıyısına konuşlanmış pek çok yıldızlı otel var. Denizi, Antalya’yı aratmayacak kadar güzel. Ancak Avrupa sosyetesinin gözdesi olması nedeniyle de diğer ülkelere göre her şeyin
fiyatı bir hayli yüksek. Ülkede turizm en önemli gelir kaynaklarından biri. Finans ve bankacılık sektörü de bir hayli gelişmiş. Ülkede, nüfusa oranla on kat daha fazla banka sayısı görmek ilginç geliyor.
Minik ülke, Monte Carlo semtindeki göşterişli kumarhaneleriyle ünlü.

Yüz ölçümü bu kadar küçük olmasına karşın Monako’da, Formula-1 pisti ile bir stadyum da bulunuyor. Fontveille semti ile Monaco Ville’nin bulunduğu yarımadanın arasında büyük bir yat limanı da var. Monako’nun uzunluğu 3 bin 350 metre, genişliği en geniş yerde bin metreyi bulurken en dar yeri 245 metre olarak ölçülmüş. Fontveille semtinin çoğu sonradan denize beton doldurularak oluşturulmuş. Şu anda hayata geçirilmemiş bu türden başka bir projenin ise, 2012 yılında bitirilmesi planlanıyor. Şehir ülkenin nüfusu 32 bin. Nüfusun yüzde 19’u Monakolular, yüzde 32’si Fransız, yüzde 20’si ise İtalyanlardan oluşuyor.

700’ÜNCÜ YILINI KUTLADI

Monako, renkli ve etkiliyeci bir tarihe sahip. Tarihi, kaleler, destansı savaşlar ve muazzam zenginlerin hikayesinden oluşuyor. Geçmişi Grimaldi Ailesi’ne dayanan Akdeniz’in minik ülkesi, 1297’de
kurulmuş. Francois Grimaldi bu tarihte, Monako Kalesi’ni İtalyan gruplardan ele geçirmiş. Birkaç yüzyıl boyunca şehir, Avrupalı denizcilik güçlerinin stratejik merkezi ve büyük denizcilik ticaret rotasındaki bir liman olması nedeniyle zenginleşti. İkinci Lord Honore 1604’de tahta çıkarak, Monaco’yu kurdu. Kendisini İkinci Prens Honore olarak lanse etti. O tarihten beri bütün tahta çıkanlar bu unvanı
taşımaya başladı.

Fransız devrimi, Grimaldi’lerin de aralarında bulunduğu krallıklara ağır bedel ödetti. Krallık ailesi üyeleri hapse atıldı. Ülkenin istilası, 1814’de Napolyon’un tahttan inmesiyle son buldu. 1861’de Monako’nun yarısı, özgürlük ve para karşılığında Fransızlara bırakıldı. O zamanlar tahtta olan Üçüncü Prens Charles, ülkenin pek çok kaynağının kaybedildiğini görerek bir çıkış yolu arar ve çözümü turizm ve kumarda bulur. 1863’de, Societe des Bains de Mer’i kurar. Bu kurumun altında bir sürü otel, bir tiyatro ve bir casino vardır.

Zamanla, bu kurum büyüyerek önemli bir bölge haline gelen Monte Carlo’yu yarattı. 1949’da tahta çıkan Üçüncü Prens Rainier ise, Amerikalı aktris Grace Kelly ile evlenerek bütün dünyanın ilgisini
çekti. Bugün Monako hala güçlü bir monarşi olarak yönetimini sürdürüyor. Şu anda tahtta Prens Rainier’in oğlu İkinci Albert bulunuyor. 1997’de, Grimaldi Ailesi Monako saltanatındaki 700’üncü
yıllarını kutladı.

*********************

Görülmesi gereken yerler

Monako denince akla ilk Formula 1 Grand Prix geliyor. Formula 1 severler için yarış dönemlerinde ülkeye gitmek keyifli bir deneyim olabilir. Tabii ki, alışveriş ve Casino de Monte Carlo’da kumar
oynamak ülkeye gidenlerin yapmadan dönmedikleri arasında. Turistlere yönelik kumarhane turlarında hayatında hiç oynamayanlar bile küçük paralar karşılığında ruleti ve slot makinelerini deneyebilir. Ya da
sadece izlemekle yetinebilirsiniz. Salle Garnier Opera House, müzikseverlerin uğraması gereken bir nokta. Prensin sarayı, Monako Katedrali ve Deniz Bilim Müzesi diğer görülmesi gereken yerler
arasında. Gece hayatı için de çeşitli alternatifler mevcut. Monako ve çevresindeki doğa ve deniz manzarası

Ne yenir?

Monakoluların en özel yemeği. Barbagiuan, pirinç, ıspanak, pırasa ve peynirden yapılıyor. Ülkeye gidenlere bu yemeği denemeleri tavsiye ediliyor. Fransız mutfağı yanında, Monako’da dünyanın her ülkesinden Meksika, Japon mutfaklarından örnekleri görmek mümkün. Hafif atıştırmalık sandviçlerin her türü ve Fransız kafelerinde, panini tostları, focaccia ve bruschettas’ları da denenebilecek yiyecekler
arasında.

Bunlar da ilgini çekebilir...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir